YÜZBAŞININ KIZI
Piyotr Andreyiç soylu bir Rus ailesinin hafiften haylaz oğludur. Onun iyi bir subay olarak yetişmesini isteyen babası orduya yazdırmaya karar verir. Piyotr’un seçme şansı yoktur. Yine de iyimser yaklaşmayı dener ve gideceği büyük şehirde karşılaşacağı yeni güzelliklerin hayalini kurmaya başlar. Oysa babası, asker arkadaşları vasıtasıyla Piyotr’u küçük bir kasaba kalesine tayin ettirir.
Piyotr için bu küçük yerdeki en büyük mutluluk, kale komutanının her geçen gün daha fazla alışacağı kızıdır. Komutanın kızı Maşa’ya aşık olur ve evlenmeyi planlar. Ancak aralarında sınıf farkı olduğu için ailesi bu evliliğe izin vermez.
Bu sıralarda, hemen yanıbaşlarında Pugaçev ayaklanması patlak verir. Asiler bulundukları kasabayı da ele geçirirler ve burada Pugaçev’i “Çar” olarak kabul etmeyen yüzbaşıyı, karısını ve birçok kişiyi öldürüler. Piyotr’a dokunmazlar, çünkü Pugaçev Piyotr’u hatırlamıştır. Piyotr lalası kaleye gelirken yolda bir serseriye rastlamış ve bu serseriye kendi üzerindeki üzerindeki tavşan gocuğu vermek durumunda kalmışlardı. İşte bu olay, ayaklanmada Pugaçev diye karşılarına çıkan serserinin çok hoşuna gitmişti.
Pugaçev Piyotr’u kendi yanlarına davet eder ancak o kabul etmez. Öte yandan aralarında gelişen garip ilişki birbirleriyle farklı cephelerde olmalarına rağmen ilerde Piyotr’un başına iş açacaktır. İsyan bastırıldıktan sonra Maşa’ya olan ilgisi yüzünden Pyotr’a düşman olan Şvabrin’in anlatımları nedeniyle Pyotr vatan hainliği suçundan tutuklanır.Pyotr’u Maşa’nın çariçeyle konuşması ve suçsuzluğuna inandırması kurtarır.