Site icon Dergilerden, Filmlerden, Kitaplardan

Hatay Tanıtım Günleri 1-5 Kasım 2017

Hatay Tanıtım Günleri 1-5 Kasım 2017

Hatay Tanıtım Günleri 1-5 Kasım 2017

Hatay Tanıtım Günleri 1-5 Kasım 2017

Benim gibi Hatay’dan uzakta yaşayan Antakyalılar için yılda bir de olsa Ankara’da yapılan Hatay Tanıtım Günleri bulunmaz fırsat… Beklediğim ya da umduğum pek çok şeyi bulamayacak olsam bile en azından künefe yemek için mutlaka gidiyorum bu tanıtım günlerine. Bu yıl son gününe yetişebildim. 1-5 Kasım 2017 tarihleri arasında Ankara’da Atatürk Kültür Merkezi’nde altıncı kez düzenlendi Hatay Tanıtım Günleri.

Hatay’a özgü bütün yiyecekleri içecekleri çeşit çeşit görmek mümkündü. Her ilçe kendisi için ayrılmış reyonlarda bölgelerine özgü ürünlerin tanıtımını yapıyordu. Çoğunlukla belediyeler tarafından bastırılmış bültenler, tek ya da birkaç sayfalık kuşe kağıtlara basılmış reklamlar, her şey güzel gibi görünüyordu. Merak eden kaç kişi olmuştur bilmiyorum ama bir zamanlar dünyanın üç büyük şehrinden biri olan Antakya’nın tarihine ilişkin tek bir satır göremedim ben. Bütün yazılı dokümanlar çok yakın tarihlerde basılmıştı ve içeriklerinde de doğru dürüst bir tarih bilgisi yoktu. Yeni yapılan yollar, oyun parkları vb. bol bol tanıtılmıştı.

Mehter marşlarını da unutmamıştı Tanıtım Günleri’ni düzenleyenler, hoparlörler benim gezdiğim süre boyunca sık sık çaldılar. Bir de Kültür Merkezi’nin hemen girişinde iki Romalı kostümler giydirilmiş iki genç vardı.

2014 yılında yine Ankara’da yapılan Hatay Tanıtım Günleri için Güney Rüzgarı Dergisi’nde yayımlanan yazı

2014 yılındaki Tanıtım Günleri’nde gördüğüm eksiklikten söz etmiştim:

“Dünyaya anlatılırken döne döne medeniyetlerin buluşma noktası olduğu söylenen, “hoşgörü kenti” vurgusu dillerden düşmeyen Hatay için bu Tanıtım Günleri’nde Hatay’daki medeniyetler ya da dillere pelesenk olmuş hoşgörünün öteki tarafları hakkında hemen hemen hiçbir iz yoktu. İskenderun’un güvercinleri, Samandağ’ın ipeği, Defne’nin sabunu, Belen’in tavası -elbette alması gerektiği gibi-yerini almıştı ama ne musevi ya da hristiyan cemaatlerinden bir haber vardı, ne Vakıflı Ermenilerinden ne de diğer ötekilerden.”

2017’de de bu eksiklik giderilmemişti. Muhtemelen eksikliğin farkına bile varılmamıştı, hatta böyle olması özellikle istenmişti.

Sözün kısası Hatay Tanıtım Günleri, Hatay’ı yine tanıtmayan; kebaba, künefeye indirgeyen günlerdi.

Bu blogdaki diğer Antakya yazıları

Antakya Kütüphanesi

(Güney Rüzgarı  Dergisi Sayı 178, Kasım 2014)

Hatay Tanıtım Günleri 1-5 Kasım 2017