Direnişe Bin Selam
Ezberleri bozan, herkesi ters köşeye yatıran ama hiç kimsenin ezberi bozulduğu ya da ters köşe olduğu için üzülmediği, bilakis kendini kuşlar kadar özgür hissettiği, adına halk denen muhteşem bir kolektif zekânın ancak üretebileceği eylem ve direniş çeşitleriyle tarihin tekerine soktuğu çomarı gördüğümüz ve yarınlara hiç bu kadar umutla bakmadığımız günlerden geçiyoruz.
Her biri alınlarından binlerce kez öpülse az olan gençler, özgürlük, barış, kardeşlik, direniş türküleriyle kuruyorlar yarınları…
Bugün henüz olan biteni anlamayacak yaşta olan çocuklarımız, bugün olan bitenin muhteşem kahramanlarının yaşına geldiğinde çok daha güzel bir ülkede yaşayacaklar diye düşünüyoruz artık.
Kimse onların kaç çocuk doğuracağına, eteklerinin boyuna, içtiği içeceğe gezindiği parka, çıkmak istediği alana, izleyeceği televizyon kanalına, dinleyeceği şarkıya, neyi okuyup neyi okumayacağına velhasıl nasıl yaşayacağına karışamayacak…
Tenceresine çatal kaşıkla vuran, kornasına ağzındaki düdükle eşlik eden, bayrağıyla tomaların karşısına çıkan, biber gazını özgürlüğün havası için soluyan, ışıklarını açıp söndüren, flamasıyla, pankartıyla, sloganıyla faşizme karşı duran herkese; grevle omuz veren emekçilere, öğrencilere, devrimcilere, sosyalistlere, Atatürkçülere, Anti-Kapitalist İslamcılara, sanatçılara, Çarşıya, Ultra Aslana, Fenerbahçelilere, Eşcinsellere…
Direnişe, ülkemin o güzel insanlarına, güzel halkına bin selam…