Site icon Dergilerden, Filmlerden, Kitaplardan

BUYRUK (BELOYANNİS’İN ÖYKÜSÜ)

BUYRUK (BELOYANNİS’İN ÖYKÜSÜ)
DİDO SOTİRİYU

Kitap, 1950’lerin başındaki Yunanistan’ı anlatıyor. Bu tarihlerde Amerikan emperyalizmi tıpkı ülkemize olduğu gibi yeni yeni el atıyor Yunanistan’a. Nazi işgaline karşı direnişin de etkisiyle Yunanistan Komünist Partisi’nin arkasında büyük bir halk desteği var. İktidarı almak için bütün şartlar uygun olduğu halde almıyorlar. Bunun nedenleri, nasıllarına ilişkin çok net şeyler söylemese de Niko Beloyannis nezdinde büyük bir kahramanlığı anlatıyor kitap.

Niko Beloyannis, Yunanistan Komünist Partisi Merkez Komitesi üyelerinden biri. Kitap ağırlıkla onu anlatıyor. Mahkeme süreci vb. Bu arada o dönem Yunanistan hapishanelerindeki yaşamdan da kesitler sunmuş. Kültür olarak yüzlerce yıl süren etkilenmelerin boyutlarını görebiliyor insan. Yaşam biçimi vb. pek çok şey Anadolu’ya benziyor, hiç yabancılık çekmiyor insan.

O kadar ilginç gelişmeler olmuş ki, okudukça şaşırıyor insan.

Niko Beloyannis’i idamdan kurtarmak için dünyanın dört bir yanında uğraş veriyor insanlar. Aydınlar, sanatçılar, sosyalistler hareket geçmiş. Nazım Hikmet de bunlardan birisi.
Beloyannis savunmasını yaptığı bir duruşmada, oturduğu yere dönerken eşi kendisine bir karanfil verir. Bu sırada çekilen fotoğraftan hareketle Picasso bir resim yapıyor, Nazım Hikmet ise aşağıdaki şiiri yazıyor.
KARANFİLLİ ADAM
Seher karanlığında,
Projektörlerin ışığında,
Kurşuna dizilen beyaz karanfilli adamın
Fotoğrafı
Duruyor üstünde masamın.
Sağ eli
Tutuyor karanfili
Bir ışık parçası gibi Yunan denizinden.
Karanfilli adam
Ağır kara kaşlarının altından
Bakıyor cesur çocuk gözleriyle,
Hilesiz bakıyor.
Türküler ancak böylesine hilesizdir
Ve ancak komünistler
And içer böylesine hilesiz.
Dişleri bembeyaz:
Gülüyor Beloyannis.
Ve elindeki karanfil,
Bu yiğit,
Bu rezil
Günlerde
Söylediği sözlerden biri gibi insanlara…
Mahkemede çekildi bu fotoğraf.
İdam kararından sonra.
Nazım HİKMET (Moskova,26 Mayıs 1952)

Beloyannis’i idamdan kurtarmak için Yunanistan Komünist Partisi’nin lideri Plumbidis devlet yetkililerine bir mektup yazarak bütün eylemlerin sorumluluğunun kendisine ait söylemiş ve Beloyannis’in idamının durdurulması halinde teslim olacağını bildirmiş.

Ama tüm bu çabalar yetmiyor ve Beloyannis idam ediliyor.

Kendisiyle beraber idam cezasıyla yargılanan eşi ve birkaç kişi ise son anda idam edilmekten vazgeçiliyor.

Bu sitede ilginizi çekebilecek diğer kategoriler, bağlantılar

Sinema Yazıları

Türkiye Sineması Yazıları

Blog Sahibinin (Kamil Akdoğan) Yazıları

Edebiyat Kültür Sanat Dergileri

Facebook Sayfası

Dergi, kitap, yazı, ürün gönderebilirsiniz