Bir Kadını Öldürmeye Nereden Başlamalı, Hatice Meryem
İletişim Yayınları, daha önce her biri okurlar tarafından ilgi gören Sinek Kadar Kocam Olsun Başımda Bulunsun, İnsan Kısım Kısım, Yer Damar Damar, Aklımdaki Yılan, Beyefendi ve Yetim adlı kitaplarını yayımladığı Hatice Meryem’in bu kez Bir Kadını Öldürmeye Nereden Başlamalı? adlı öykü kitabını yayımlıyor. Kadınların yaşadığı şiddeti tüm gerçekliğiyle anlatan Meryem, korkunç bir dünyayı ustalıkla resmediyor. Çağdaş edebiyatın önemli isimlerinden birinin kaleminden sarsıcı öyküler…
Hatice Meryem felaketten bir çığlık yaratıyor. Güya kınansa da, “olağan” sayılanın korkunçluğunu, “olağanlığın” vahametini hepimizin yüzüne vuruyor. O “olağanlığın” karanlığına bakma cesaretiyle…
Bir Kadını Öldürmeye Nereden Başlamalı? katilin portresini çiziyor: Genç, yaşlı, erkek, zengin, fakir, erkek, iyi, kötü, erkek, evli, bekâr, erkek, taşralı, kentli, erkek, başarılı, işsiz, erkek, uyumlu, asabi, erkek, okumuş, ilkokul terk, erkek, bizim oralı, yabancı, erkek, akraba, komşumuz, erkek.
Korku dolu bir şeydi dünyada olmak. Dünyayı düşününce minicik bir nokta sayılacak şehirde bile yalnızdı – şehrin uğultusunu bastıracak ikinci bir ses yoktu. Kendini korumak zorundaydı. Aslolan buydu, başka bir şey değil. Kendini korumak zorunda olduğunu idrak edenlerin tutturduğu bir düzeni vardı dünyanın. Ona uyacaktı, uymalıydı. Bilinçsizce de olsa, yaptığı bu olmuştu o geceye dek, bundan sonra daha bilerek atacaktı adımlarını, atmalıydı.
Bir kadını öldürmeden önceki birkaç saat içinde yemek yemeyin. Aranızda, öldüreceği kadının pişirdiği yemeği yiyenler var ki, siz onlardan olmayın. Midenize fesadı sokmayın. Gazlı içeceklerin kıyısından geçmeyin. Mazallah geğirirsiniz. Zihniniz dağılır. Elinize yüzünüze kan bulaşır. Hatta ve muhtemeldir ki kusabilirsiniz. İz bırakmamak için kusmayın.