Taş Uykusu, Aslı Tohumcu
Aslı Tohumcu’nun Taş Uykusu adını taşıyan romanı İletişim Yayınları tarafından okurlarla buluşturuluyor. Bir yolculuk romanı Taş Uykusu, ama alıştığımız tarzda değil. Bir belediye otobüsünde, duraklar birbirini izlerken inip binene, yolcuların yüzlerine baktırıyor, içlerinde saklı olanları gösteriyor Aslı Tohumcu. Bu tuhaf seferin sonunda ne olduğunu öğrenmek için bize de sayfaları çevirmek kalıyor…
“Hep aynı hikâye, diye düşünüyor. İnsanlar biner, insanlar iner. Giderim dururum. Kapıları açarım, kapıları kaparım. Tekrar gider, tekrar dururum. Tepem atar, birine kornaya basarım. Birinin tepesi atar, bana kornaya basar. Işık yanar beklerim, ışık yanar giderim. Karşıdan geçen arkadaşa el ederim.”
Bezgin bir belediye otobüsü şoförü sabahın ilk saatlerinde besmelesini çekip aracını çalıştırıyor. Duraklar geride kaldıkça içerisi balık istifinden hallice oluyor. Binen herkesin derdi, telaşı, meselesi ayrı ama içinde saklı… Bu tuhaf seferin sonunda hayır mı, şer mi olacak, kimse bilmiyor…
Aslı Tohumcu, bir toplu taşıma aracına biniyor, yolcuların yüzlerine yakından bakıp zihinlerini tek tek okuyor. Bir otobüs dolusu insan üzerinden, ülkede yaşananlara, şiddete, hüzne, çaresizliğe, sevgisizliğe, iletişimsizliğe, duyarsızlığa ve daha nicesine dair çarpıcı bir tablo ortaya koyuyor.
Taş Uykusu, görmezden gelinen, unutulan, unutturulmaya çalışılan gerçeklerle bizi yüzleştirecek ve biraz da paranoyaklaştıracak bir yolculuğun romanı…