Site icon Dergilerden, Filmlerden, Kitaplardan

DEVRİM ARABALARI

DEVRİM ARABALARI

1961 Devrimi’nin sonrası günlerde geçer hikaye.

İlerici devrimin devlet başkanı Cemal Gürsel, tamamen ülke kaynaklarıyla üretilmiş bir otomobil ister. TCDD bünyesinde çalışan mühendislere, işçilere verilir görev. Onlar da yurtsever bir aşkla başlarlar çalışmaya.

Üretilecek otomobil Türkiye Cumhuriyeti tarihinde çığır açacak özelliktedir. Adı da “Devrim”dir.

Söz konusu olan belki birkaç tane otomobildir ama fikir o derece önemlidir ki, Türkiye’yi egemenlikleri altında tutmak isteyen iç dış tüm çevreler söz birliği etmişçesine saldırıya geçerler. Hepsinin ortak derdi bu arabaların hayata geçmemesidir. Emperyalistler ve işbirlikçileri her türlü yöntemi kullanarak bu projeyi topa tutmaya başlar. Öyle ya bugün araba üreten Türkiye, yarın kendi uçağını yapacak, başka ihtiyaçlarını da tamamen ulusal kaynaklara dayanarak karşılama yoluna gidecektir. Böylece emperyalistlerin tekerine çomar sokacaktır. Emperyalizmin tekerine sokulan çomar aynı zamanda onların kırıntılarıyla beslenen bir avuç yerli işbirlikçinin de çıkarına aykırı olacaktır doğal olarak.

29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’na yetşmesi hedeflenen devrim arabaları binbir güçlükle karşılaşılarak üretilir. Ne var ki Cemal Gürsel’in tabiriyle “Garp kafasıyla otomobil üretip, Şark kafasıyla benzin koymak unutulmuş”tur. Onca emek harcanarak üretilen devrim arabası deposunda benzin olmadığı için birkaç metre hareket ettikten sonra durur. Öyle acıdır ki o sahne, gözlerinizin önünde bir yakınınızı kaybetmiş gibi üzülürsünüz.

Ama sevinenler de çoktur ve o sevinenler, o günden bu yana yerli malı olan her şeyi yok etmek için daha bir hırsla çalışmaktadır.