Il y a longtemps que je t’aime
Türkiye’de “Seni O Kadar Sevdim ki” diye gösterilen “Il y a longtemps que je t’aime”, Philippe Claudel’in yönetmenliğini yaptığı, başrollerinde Kristin Scott Thomas (filmde Juliette) ve Elsa Zylberstein (filmde Juliette’in kardeşi Lea)’ın yer aldığı 2008 yapımı bir Fransız filmi.
15 yıl hapis yattıktan sonra tahliye olan Juliette’in yeni yaşamına ilk adımları atarken karşılaştığı güçlükler var filmde. Juliette öleceğini bile bile doğurduğu çocuğu Pierre’i öldürmek suçuyla cezaevine gönderilmiş. 15 yıl boyunca kimseyle konuşmamış, bir kez ziyaretine gelinmiş, içine kapanık bir kadın.
Kendisini çok seven kızkardeşi Lea’nın büyük desteğiyle yaşama tutunur yeniden. Kendi çocucuğunun katili olmak hiç şüphe yok ki hiçbir toplumda kabul edilemeyecek bir suçtur. Juliette her saniye bu acıyla boğuşur. Konu hakkında filmin finaline dek hiç kimseyle konuşmaz. Öyle ki kendisini çok seven kardeşi bile o soruyu sormaya yanaşmaz Juliette’e.
Kimi işbaşvuruları suçunu öğrenen yetkililer tarafından kapı dışarı edilerek reddedilir. Zaman geçtikçe kendini insanlara sevdirmesi, Juliette’in de duruşunu değiştirecektir. İçe kapanıklığından yavaş yavaş sıyrılacak, sosyal hizmetler uzmanının da verdiği destekle bir hastanede sekreter olarak işe başlayacaktır. Cezaevi öncesi yaşamında doktor olması elbette ki bu işe girmesinde etkili olacaktır.
Bence filmin en güzel sahnelerinden birisi, çok kişinin katıldığı bir yemekte işgüzar birinin Juliette’in geçmişte nerede olduğuna ilişkin bir soruyu ısrarla sorduğu sahneydi. Juliette bu soruya çok net yanıt vererek oğlunu öldürdüğü için on beş yıl hapiste kaldığını söylemişti. Bu yanıta kendisini tanıyan birkaç kişi dışında sadece bir kişi inanmıştı. O da aşık olduğu ve kısmen de olsa bir şeyler paylaştığı Michelle idi.
İzlemeyenlere kesinlikle öneririm. Harika bir film.
Bu sitede ilginizi çekebilecek diğer kategoriler, bağlantılar
Blog Sahibinin (Kamil Akdoğan) Yazıları
Edebiyat Kültür Sanat Dergileri
Dergi, kitap, yazı, ürün gönderebilirsiniz