Köy Enstitüleri Belgeseli (2007)
Köy Enstitüleri ve Çağdaş Eğitim Vakfı tarafından 2005 Aralık – 2006 Nisan tarihleri arasında hazırlanan bir belgesel bu. Video çekimleri yerine sunum olarak düşünülmüş belgesel, ülkemiz tarihindeki en önemli aydınlanma ve eğitim deneyimlerinden biri olan Köy Enstitülerini anlatıyor.
Dvorak’ın 9. Senfonisi, Çocuk korolarından hatırladığımız “İzindeyiz Yüce Atam” (Mustafa Kemal Özgürlük Demek) marşı ve güftesi Behçet Kemal Çağlar, bestesi ise Adnan Saygun’a ait Ziraat Marşı yer yer belgesele eşlik ediyor.
“Anadolu’yu sevgi ile saran emekle kuşatan Köy Enstitüleri düşününü yaratan ve yaşatanlara” ithaf edilen belgesel, Cumhuriyetin henüz ilk yıllarında ülkemizin içinde bulunduğu müthiş eğitim sorunundan başlayarak, bu sorun için en devrimci çözümlerden biri olan ve bir avuç yurtsever insan tarafından tasarlanmış hayata geçirilmiş Köy Enstitüleri sürecinin bir belgeseli de diyebiliriz.
Maarif Bakanı Saffet Arıkan’ın İsmail Hakkı Tonguç’u İlköğretim Genel Müdürlüğüne getirmesi önemli bir kilometre taşıydı. Sonradan Tonguç Baba diye anılacak olan bu büyük devrimcinin çabaları çok da uzun olmayan bir süre içinde meyvelerini verecekti. 1938 yılında Maarif Bakanlığına getirilen Hasan Ali Yücel ve Tonguç Baba adım adım süreci örgütleyerek dünyada eşine az rastlanır bir büyük eğitim projesinin baş mimarları olacaktı.
17 Nisan 1940’da 3803 No’lu yasa ile kurulmaya başlayan Köy Enstitülerinin sayısı İkinci Dünya Savaşı sonlarına dek 21’i bulacak ve bu enstitüler sadece kurulduğu yerin değil kapsamı olarak tanımlanan bütün bölgenin öğretmen sorununa çözüm olacaklardı. Köylerdeki zeki, çalışkan çocukların bulunup eğitici olarak yetiştirilmesi ve ardından kendi köylerine yollanarak oradaki çocukları eğitmesi gibi son derece akılcı bir düşünceyle varılan nokta; araştıran, soran, okuyan, sanatın her dalıyla uğraşan, spor yapan, müzik aleti çalan, üreten, paylaşan binlerce köy çocuğunun öğretmen olarak yetiştirildiği bir sistem olacaktı. Bu sistem 1956 yılı için öğretmensiz köy kalmayacağı hedefini koymuşken, bütün bunlardan rahatsız olan ve giderek güçlenen kesimlerin ayak oyunları sonucu kaldırıldığında 17 bin köy çocuğu yetişmiş bulunuyordu.
Köy Enstitüleri
Akçadağ / Malatya 1940,
Akpınar-Ladik/Samsun 1940,
Aksu / Antalya 1940,
Arifiye / Sakarya 1940,
Beşikdüzü / Trabzon 1940,
Cılavuz / Kars 1940
Çifteler / Eskişehir 1939,
Dicle / Diyarbakır 1944,
Düziçi / Adana 1940,
Erciş / Van 1948,
Gölköy / Kastamonu 1939,
Gönen / Isparta 1940,
Hasanoğlan / Ankara 1941,
İvriz / Konya 1941,
Kepirtepe / Kırklareli 1939,
Kızılçullu / İzmir 1939,
Ortaklar / Aydın 1944,
Pamukpınar / Sivas 1941,
Pazarören / Kayseri 1940,
Pulur / Erzurum 1942,
Savaştepe / Balıkesir 1940