Site icon Dergilerden, Filmlerden, Kitaplardan

The Colt (2005)

The Colt (2005)
Amerikan İç Savaşı’nın sonlarına yaklaşılan günlerde Kuzey birliklerinden birine zarar verdiği gerekçesiyle bir tayın öldürülmesine birlik komutanı engel olur.
Tayın bakımını bıyıkları yeni yeni çıkmaya başlayan genç bir asker üstlenir. Zaman geçtikçe birlikteki tüm askerler bu taya alışır ve onu adeta bir uğur olarak görmeye başlar. Birlik, onunla beraber birçok çatışmaya girer çıkar.
Filmin en ilgi çekici sahneleri bu çarpışmalardır zaten.
Bunlardan biri genç askerin son derece tehlikeli olmasına rağmen tayını kaçıran bir Güneylinin peşine düşmesi ve onu vurarak tayı geri almasıdır. Yönetmen bu sahnelerde tayın hayatının insan hayatından daha önemli tutulduğunu gözler önüne sermektedir. Genç asker vurduğu Güneyli yerde can çekişirken ona en küçük bir yardım bile düşünmeyip tayı alıp gitmek isterken, Güneyli askerin çağrısına kulaklarını tıkayamaz ve az önce ölümcül vurduğu o askerin cesedini ulaşılabilir bir yere gömme sözü verir.
Bir başka sahnede ise çıkan zorlu bir çatışma esnasında tay nehirde boğulma tehlikesi geçirir ve önce bakıcısı olmak üzere herkes onun kurtulması için çaba sarf eder. En büyük yardımı dokunan ise Güneyli bir askerdir.
Bu sahneler bir mesaj vermekle beraber film içinde göze batmakta, zorlama olduklarını belli etmektedir. Bu zorlamanın filmin bütününe hakim olduğunu da eklemek gerekir.
FİLMDEN BİR BÖLÜM