Site icon Dergilerden, Filmlerden, Kitaplardan

Sözden Vazgeçmeyenler

Sözden Vazgeçmeyenler

Kimileri var ki, kafiyeden vazgeçer sözden vazgeçmez!
Bu yıl Bornova Halk Eğitim’de yabancılara Türkçe öğretiyorum. Sınıfım A1 sertifikalarını eksiksiz hak etti. A2’ye pazartesi akşamı başladık. İlk konumuz emir cümleleri. İranlı bir öğrencim örnek olarak “Bilin ki Tanrı sevgidir.” cümlesini kurdu.”Evet,” dedim. “Tüm dinlerde Tanrı kavramı ışığı çağrıştırır, karanlığı değil. Sevgi ışık, nefret ise karanlık ve kaostur.”
Sonra söz dönüp dolaşıp Mevlana’ya geldi. Bendeniz Mevlana Türk bilgesi ve şairidir, dedim. İranlılar bizim , dediler. Afganlılar bizim, dediler. Belh en eski Türk şehirlerindendir oysa. Dün Afganistan’ın evelsi gün İran’ın olsa da!
Tahtaya “Mevlana iyi adamdır. Bu yüzden herkes ona bizim, der. Eğer kötü bir adam olsaydı. Sizin derdik hepimiz” yazdım. Tıpkı Yunus Emre gibi. Birçok ilde türbesi var. Her mezhep bizdendir der. Şiirlerine kimi ilahi kimi nefes adını verir.
Buradan mistik şairliğe gitti aklım. Gerçek mistik şair sevgiden söz eder, davadan değil. “Ben gelmedim dava için, benim işim sevi için, dostun evi gönüllerdir, gönüller yapmağa geldim” diyen Bizim Yunus gibi.
Yunus deyince aklıma gelir hep. Çocukken Yunus Emre ilahilerini babaennemden dinlemiştim ilkin. Şol cennetin ırmakları ilahisini çokça okurdu. Genç yaşta ölen dedemin bir kuş olup cennette bir tuba dalına konduğuna ve onu orada beklediğine inanırdı. Çocuk zihnimde cennet tüm sevdiklerimizle birlikte olabileceğimiz harika bir yer olarak canlandı, Ta o zamanlardan kalan bir duyuşla aynı sevinci yaşarım, özellikle sevdiğim insanlarla güzel havaları teneffüs ederken.
Müslüm’ün Yunus okumalarını da es geçmemek lazım. Bir de malulen emekli olmaya çalışırken kendisine belleğinin test edilmesi amacıyla  yöneltilen “Yunus Emre’yi tanır mısın?” sorusuna rapor vermezler korkusu ile “hayır” deyip dışarı çıkınca duygulanan Sefer Usta’dan dinlediğim bir Yunus dörtlüğünü.
Yine şu konuya döneyim koşulsuz sevgiden, yaratılmış her şeye duyulan sevgiden söz eden Yunus’u herkes severken, davadan söz edenleri yalnızca dava arkadaşları ve dava sarhoşları severler. Bu fikrim bin yıl da yaşasam sabittir.
Elbette bu kadar çok ayrıntıya inmedim. Malum A2. B1’e kısmet ola inşallah